Şahan Gökbakar: ''Küfür Etmen Diyene İnanmam''

Komedyen Şahan Görbakar: "Recep İvedik 3 ya bu yıl ya da 2010 yılında izleyenlerle beraber sinema salonlarında olacak."

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Tiyatro Kulübü tarafından düzenlenen söyleşinin konuğu "Recep İvedik" tiplemesiyle büyük ilgi gören ünlü komedyen Şahan Görbakar oldu.

Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen söyleşiye, öğrenciler 2 lira ödeyerek katılırken, parası olmayan öğrenciler de satıldıktan sonra geliri Tunceli'deki öğrencilere verilecek eski kitapları bırakarak söyleşiyi izledi. Bu sezon öğrencilerle ilk defa söyleşiye katıldığını belirten Şahan Gökbakar, "Siz ilk soruyu soracaksınız ben de sizi bozacağım. İlk soruyu soran ama yusuf yusuf olacak" dedi. Daha önce bir televizyon kanalında skeç programı hazırladığını kaydeden Gökbakar, "O sırada bir internet haberinden esinlendim. Bir kadın komşusu tarafından çekilip düşürülmüş. Haberde bir adam vardı. Bu adam nasıl olabilir diye düşündüm. Aynanın karşısında kendime makyaj yaptım. Sonuçta ortaya Recep İvedik gibi bir adam çıktı" dedi. Gökbakar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Recep İvedik filmini çekerken ya tutmazsa diye değil, ya tutarsa diye düşünüyorum. Filmi çekerken bu filmin bu kadar fazla gişe yapacağını ve Türk sinemasının rekorlar filmi olacağını öngörmedik. Yapımcımız da öngörmedi. Fakat çekimler bitti, elimizdeki ürünü gördük. Ondan sonra yapımcı Faruk Aksoy ile konuştuk. Aksoy, 'Ben yapımcıyım, ilk defa elimde bir tane film var, bu ürün 700 bin gişe yapsa üzülmem, 4,5 milyon yapsa da şaşırmam' dedi. Film bizim için böyle bir yerde duruyordu. Youtube'daki izlenme oranlarıyla film gayet güzel bir yere gidecek diye düşünmeye başladık. Zaten ilk hafta açılıştan sonra ve devamındaki haftalarda güzel bir yere gitti. Recep İvedik 2 filmini şu anda 4 milyon 270 bin kişi izledi. İlk filmi ise 4 milyon 300 bin kişi izlemişti. İlk film bu sayıya 10. haftada ulaştı, ikinci film ise 6. haftada ulaştı. İlk filmin rekorunu kırmaya 40 bin seyirci kaldı.''

Filme getirilen eleştirileri umursamadığını ifade eden Gökbakar, filmin keyifli kısmıyla ilgilendiğini belirterek, ''Geri kalan kısımlarını filmi çekerken de, yazarken de çok düşündüm. Sonuçta ben de edepsiz ve ahlaksız biri değilim. Benim de hayatımda ahlak kuralları var. Bence yapılan filmin içinde kullanılan kelimeler ve esprilerin çoğu hepimizin günlük hayatında rahatça yaptığı ve yapmaktan çekinmediği espriler. Bunun aksini de iddia eden olmadı. Edenleri de sosyal hayatlarında gördüm. Ben hiç küfür
etmem diyen birine inanmıyorum'' ifadelerini kullandı.

Gökbakar, komedi filmleri üzerinde yoğunlaşmak istediğini belirterek, "Genelde komedi filmi üzerine yoğunlaşmak istiyorum. 6 yıl sonra dramatik komedi oynamak isteyebilirdim ama komedi filmleri böylesine ekonomik ve her açıdan zor bir dönemde insanları mutlu ediyor. Hep beraber sinema salonuna girip kahkaha atıyorlar. Bu benim için çok güzel. O yüzden bir süre daha komedi filmi çekeceğim. En iyi yaptığım iş bu. Bir ara talk show programı da denedim ama olmadı. Amerika'daki talkshow gibi olsun istedim ama olmadı. Ne benim içime ne de özel televizyon kanalının içine sindi. Sinema şimdilik güzel gidiyor" diye konuştu.

Görbakar, "Kardeşimle çalışmaktan mali açının dışında, diyalog kurduğum için iyi çalışıyorum. 25 yıldır kardeşimle beraber yaşadığım için beni çok iyi tanıyor, dolayısıyla aslında Recep İvedik'i oynamak çok zor bir iş. Kardeşimle çalışmak beni çok rahatlatıyor. Recep İvedik ile kişisel olarak bir alakam yok. Recep İvedik tarzında bir adam değilim ama bu zor performansın içinde Togan'la çalışmak beni çok rahatlatıyor. Bu yüzden kardeşimle çalışmayı tercih ettim. Performans sırasında kardeşim kamera karşısında gülünce daha çok coşuyorum. Başka bir yönetmenle çalışmayı bu yüzden düşünmedim. senaryoya kardeşimin de katkısı var. Film onun da filmi. Filmi çekerken daha çok özveri ile çalışıyor. Bu açıdan kardeşimle çalışmak beni çok mutlu ediyor. İnsanların hak ettikleri kadar para kazanması gerektiğini düşünüyorum. Togan Gökbakar bu yüzden yönetmenlik ücretini yapımcı şirketle kendi konuşur. Yapımcı firma kardeşimle çalışmak istemezse buna da saygı duyarım. Bu filmi kardeşimden daha iyi çekecek bir yönetmen olduğunu düşünmüyorum."

Filmde çok küfür geçmesiyle ilgili olarak Görbakar, "Şöyle bir şey yok. Bir film çıkar ve o ülkenin çocukları bir anda küfür etmeye başlar. Böyle bir şey yok. Biz de çocuk olduk. Birbirimizi kandırmayalım. Ben de çocukken binlerce figürler gördüm. okulda herkes birbirinin ensesine vurur. İsviçre'nin Alplerinde yaşamadım. Ben de ülkedeki okullara gittim. Ben de çocuk oldum. Ben çocukken Cem Yılmaz vardı. Yaptığı esprileri okulda birebir kullanırdık. Bu kötü bir şey değil. Sosyal hayatımızda mizah öğesi olarak kullanırdık ama karakterimize ve kişiliğimize yerleşmezdi. Yoksa hepimiz Cem Yılmaz olurduk. Esprilere güldük ve kullandık, Bu tarz net ve kesin bir ilişki olduğuna inanmıyorum. Kurtlar Vadisi oldu da gençler bir şey yaptı diye düşünmüyorum. Bu zaten vardı. Kurtlar Vadisinden evvel gazetelerdin 3. sayfalarında hiç cinayet haberi yok muydu? Çocukluğumuzda Kurtlar Vadisi yoktu ama liselerde hep kavga çıkardı. Çocuklar hiçbir komik karakteri kendilerine idol olarak belirlemez. Ben belirlemedim, birçok çocuk da belirlememiştir. En komik karakterlerden biri Kemal Sunal'dır Şaban karakteriyle ama kimse Şaban olmadı. Çocukluğumuzda Şaban esprileri yapardık. Gelip geçici esprilerdir bunlar. Yarın başka bir karakter çıkar. Her karakter çocukları niye kötü etkilesin?" şeklinde konuştu.

Filme yaş sınırlaması konulmasıyla ilgili olarak Gökbakar, "Kültür Bakanlığı'ndaki kurul toplanıyor ve filmleri izleyerek yaş sınırlaması uyguluyor. Bizim ilk filmimizde de 6-13 yaş sınırı uygun görüldü. İlk filmimizde 7 yaşından büyük çocuklar aileleriyle beraber izlenebilir denmişti, daha sonra ise 13 yaş sınırı getirildi. Mevcudu eleştirip yok saymak yerine alternatifler çmemak istiyorum. 6 yıl sonra dramaıkarmalıyız. Bu sadece sinema alanı için geçerli değil, mevcudu eleştirmek yerine alternatifler üretmeliyiz. Benim gururlandığım nokta bu kadar fazla insanın filme gidip kahkaha atarak çıkmasıdır. Evde arkadaşlarımla beraber oluşturduğumuz senaryonun ülkenin fenomeni haline gelen bir karaktere dönüşmesidir. Beni gururlandıran şeyler bunlardır. Beni gururlandıran başka bir şey ise karakterin artık sosyal sıfat haline dönüşmesidir. Recep İvedikleşme gibi. Bunlar beni çok gururlandıran şeyler. 60 yaşını görürsem Recep İvedik eminim ki halen konuşulacak. Bunlar gurur verici şeyler. Recep İvedik 3 ya bu yıl ya da 2010 yılında izleyenlerle beraber sinema salonlarında olacak. Yapalım değil mi? Çok laf ediyorlar ama sonuçta biz gidip gülüyoruz. Zaten gülmek amacıyla yapılmış" dedi.